
şundan bir parça bundan bir tutam şeklinde olanından değil.
Bahsettiğim insanın yapısı,insanların karakterlerinden dolayı birbirini malzeme edişleri,
kendi hallerine bakmadan bir başkasının açıgını yakaladıklarında bunu malzeme olarak kullanışları ve
bundan keyif alıp,.
enini sonunu düşünmeden hareket edişleri
*
düğme almam gerekiyordu
(*düğmeci yaşlı bir amca *)
20 tane alıcam şunlardan ! dediğimde kutuyu önüme sürdü
sen al içinden kızım dedi
saydım 20 taneyi ona uzattım
amca sen de say !
diye
gülümsedi
yok kızım dedi yok gereği
ola ki birisi 2 düğme fazla alırsa benim kaybım 2 düğme olur
ama ya onun kaybı ?
hayat boyu onunla gelır kul hakkı olarak yapışır ensesine öbür dünyaya kadar ayrılmaz yanından ağırlık yapar
dedi..
İşte aslında hayatın en sade en güzel
olması gerekeninin anlatımı bu olsa gerek..
*
İnsanlar insanları malzeme yapabiliyor günümüzde
haklı haksız bilip bilmedem ahkam kesebiliyor
İleri geri konuşup karalayabiliyor..
En güzel örnegini de Defne de yasadık bence..
Onun öldüğü akşam bir erkek arkadaşının evinde bulunuyor olması
bazıları için karalama adına iyi bir malzeme oldu o..
Aldılar verdiler parçaladılar hırpaladılar..
Ne ailesini düşündüler bunu yaparken ne o minicik melek oğlunu
Olayın nediri ? niçini ?nasılı ?aslında hiç birimizi ilgilendirmiyordu
herkesin hesabı bilindik yerde veriliyor zaten verilecek istisnasız hepimizin öyle..
Peki bu durumun en önemli muhatabı olan kocası orda karısının başucunda gözyaşları içinde üzüntü ile beklerken
dışardaki insanlara ne oluyor
insanlar nasıl bu kadar acımasız?
nasıl bu kadar kolay harcayıcılar anlamak mümkün değil..
Ama tarih boyu bu böyle olmadı mı?
Başkası bir hata yaptıgında diğerleri sütten çıkma ak kaşıkçasına onu yerden yere vurmadılar mı?
üstüne bir bir karaları çalarken
yahu biz ne yapıyoruz?
iç yüzünü bilmiyoruz !
hadi onu bırak bilsek bile yargılama hakkımız var mı bizim demediler
ve en cahilinden
En..
ben dünya insanıyım aydınım ! diyenine kadar
hepsi vurun... öldürün ü yaptılar
acımasızca....
ne kendini artık savunamaycak defne yi
ne onun kocasını
ne de o minicik yavrusunu düsünmediler..
Öyle bir oldu ki bu toplum
Anlamadan dinlemeden yargılayıcı
idam edici yok edici paralayıcı oldu
Televizyon programlarında realty showlar da
birisi yanlış yaptıgında
diğerleri bilir kişiydi
mikrofonu eline alan sütten çıkma ak kaşıklar
o kişiye vurun abalıya yaptılar
İzledik sustuk..
ve hepimiz seyirci olduk
SUSTUK..
aslında susmak ta paylaşmaktır
o yüzden
Artık susmamalı...
Bu sefer susmayalım.. Bir başkasını yaşadıkları adına yargılamak hiç birimizin hakkı değil..
yargılamak ve cezalandırılmak zaten belli yerde herkes için söz konusu
eger hatası varsa..
Bunu da bilen o yerdir.
Bize düşense
Ölüme....... Ölene ve O kişinin yakınlarına saygı duymaktır.
(bir durup düşünmek lazım her şeyde .anlamak dinlemek önyargısız yaklaşabilmek insanlara)
20 yorum:
Canım Öykü, öncelikle teyzene geçmiş olsun diyorum. En kısa zamanda sağlığına kavuşmasını yürekten diliyorum.
Yine yaşamdan çok güzel örnekler vermişsin. Diyorum ki iyi insanlar bu dünyayı ayakta tutuyor. Yoksa insanoğlu bir girdabın içinde yuvarlanıp gitmekte.
Bir ölüm olayını bile medyatik malzeme olarak kullanma derdine düşenleri üzüntüyle kınıyorum. Yazık!!
Sana bir mail yazdım. Sevgiler, selamlar...
her zaman okunacak bir yazı olmuş, söylediklerin çok doğru..
ne acı ki bu tür şeyler toplumda ölüm bilincinin bile tam olmadığını gösteriyor. çoğunluk olarak ya bazı inançlarımız yanlış ya hiç yok. ölen birinin ardından böyle davranılması dinimize aykırı.
Maksat reyting artsın..
bir yandan şaşırmıyorum yaşayanlara saygı göstermiyorken ölenlere nasıl ve niye gösterilsin ki diye. ama bir yandan da aklım almıyor tek taraflı bir hikaye üzerinden yargısız infaz yapma hakkı hangimizde var ki diye...
aşağıya okunması gerektiğini düşündüğüm birkaç tane link ekliyorum bu konuda yazılmış çok güzel ve doğru yazının linki;
http://www.zekirdek.com/yazi-hincal-uluc-olmus--2105-zeki-kayahan-coskun.html
http://takyildiz.blogspot.com/2011/02/ne-kadar-uzuluyorum-bilemezsiniz.html?spref=tw
http://bianet.org/bianet/medya/127657-hincal-uluc-namus-cinayetlerini-kiskirtiyor
http://bianet.org/bianet/medya/127669-melezlige-tahammulu-olmayan-muhafazakarlik
http://bianet.org/bianet/kultur/127665-medyanin-namus-cinayeti?utm_source=twitterfeed&utm_medium=twitter
Canım Begonvıllı Evım
maılıne yanıtı sımdı gonderdım..
yazımla ılgılı ıse sunu soylemek ıstıyorum
bazı ınsanların ruhları kara
sevgı nedır bılmıyrolar
ve baska ınsanları elestırerek
tatmın duygusu yasıyorlar
ancak unutmasınlar kı
bu yapılanlar
cok gunah
ve mutlaka bı gun bı yerde karsılıgını buluyor..
Profösör
hersey ne kadar duygusuzca yasanıyor dımı
rayting ugruna harcanan *ınsan *
orda
ama kımsenın umrunda degıl
sevgılı verago dogru soyluyrosun
dınımıze de aykırı
ınsanlıga da aykırı
hcı bı yonden eller tutar yanı yok bu yapılanların
mayacım tsk ederız
hemen okuyacagım
Kötülük kelimesinin taridini tek kelime ile yapmak artık mümkün değil. :((
Düğmeci amcayı çok sevdim ben. Ben de öyle olmak istiyorum büyüyünce.
Kötülügün bır suru yolu var bu da bı cesıtı sanırım vladımır
bı de dugmecı amcayı ben de cok sevdım:)
mezar soyguncusuyla atmaca arası bir yerde az biras da röntgencilikle edepsizlik. Milletçe aşmışız son zamanlarda
Öykücüm bende begonvilli ev arkadaşımızın bloğunda yaptığın yorumda okudum.çok geçmiş olsun teyzene acil şifalar diliyorum.
yazına da sonuna kadar katılıyorum.insanlıktan uzaklaşıyorlar.onlar adına üzülüyorum.nasıl hesap verecekler.sanki kendileri hiç ölmeyecekmiş gibi rahatlar.onların kimbilir ne günahları var.kimse masum değil.
bu arada sevgili defne'nin yakın dostu yunus günçe'nin yazdığı yazıyı ben de paylaşmak istiyorum sizlerle.o kadar güzel ifade etmiş ki.
http://kafamdaboceklervar.blogspot.com/2011/02/gargamel-ve-azman.html
sevgilerimle.sağlık ve mutlulukla.
dimi bazısı durup düşünmüyor; 30 küsür yaşında, bi annenin durup dururken ölmüş olmasını. düşünenleri de onu ilahlaştırmakla suçluyor. Be adam üzülüyoruz sadece, kimseyi ilahlaştırdıgımız yok.....
İnsan sadece ölene ve ölen kişiye saygı duymadan önce kendine saygı duymalı diye düşünüyorum.
Herkes kendi hayatını yaşar ve hesabını verecekse kendisi verir.
Ama insanların ağızı maalesef büzülmüyor.Hatta o gece evine gittiği,"duygusal yakınlaşmamız oldu" diyen arkadaşının bile...
İfadeler de gizli kalmalı bence.Sevgiler canım..
Pelincım
80 lerden bu yana
bır polıtıkanın getırılerı bunlar
BEN MERKEZCI
once ben dıyen kendısı harıcı herkesı karalamayı bı becerı sayan
ne olursa olsun en ustte en tepede ( her konuda)
olmayı
ve bu ugurda her yol mubahı tercıh eden
ınsanların
vardıgı yerdeyız bence.
kamıkazecım teyzem adına cok tsk edıyorum
gonderdıgın lınkı okuyacagım
sevgsız bı toplum olduk
boylesı bı acının ustune o acıyı daha da katmerlendırecegını bıle bıle
yargıc olduk hakım olduk savcı olduk
ve hakkımız varmıs gıbı bılıp bılmeden idam ettık ınsanları....
gereksız adam
o kadar acımasız kı o ınsanlar
sade ınsanların acısına bıle saygısı yok
bu acıyı bıle anlayamıyorlar
onlar parcalamak yoketmek uzere kurgulanmıs robotlar gıbı
acımasız.
neşecım
o adama ben de takıldım
bı erkek
nasıl olur da
boylesı bı seyı anlatır acıklar
hem de kendısını savunamayacak artık aramızdan ayrılmıs bı ınsanın ardından
erkeklık caglar boyu mertlıkle anılmadı mı
eger mertlıkse erkeklıgın dıger adı!
o zaman bunun adı ne?
"Ölüler hakkında kötü konuşmayın, sonra dirileri üzersiniz"
Ben bu hadisişerifi çok severim öykücüğüm....
Çok guzeldı nesecım paylastıgın ıcın cok tsk ederım
Yorum Gönder