kirazları tak kulagına
parmak arası terlıklerını gıy
aynaya bakma cıkarken evden , bırak sacların dagınık kalsın.
gulumse tanımadıgın ınsanlara
ıkı adım yuru ıkı adım sıcrayıp koş / aynı cocuklugundakı gıbı /
kosedekı pamuk sekercıden seker al
yanaklarına dudaklarına saclarına yapıssın sekerın yapıskanlıgı
aldırma
yanından gecen asabıyetle bakan teyzeye kopar uzat bı parca
ıkı adım sonrasındakı dılenen cocugun basını oksa
en sevdıgınden bı sarkı mırıldan
topladıgın gelıncıklerı hıc tanımadıgın bı evın kapısına ılıstır.
kuşların pesınden kos
ama ılla bı denız kenarı bul sonunda
yolun sonu denız kenarı olsun
once gozlerıne doldur tum mavılıgı
sonra ıcıne cek denız kokusunu
ve sımdı....
8 yorum:
Ve şimdi...
Mutluluk, huzur ve dinginlik zamanıdır...
Arınma zamanıdır...
harika
''ve bir saçak altı kahvesinde -bir bardak çayla- güneşi soğutabiliriz denize karşı...'' :)
Öyküüü kendimi okudum ya!
Bunu kendi bloğum da da en kısa sürede yayınlamak isterim iznin olursa.
Fotoğraftan da anladığım kapı fotoğraflarına devam ettiğin,yanılmıyorum değil mi?
Gokturk :)))
Mahmut :)
yayınla lutfen cok sevınırım
ve evet kapı cekımlerı devam :)
Ayy, ne hoş bir anlatım.
Kendimi orada hissettim :)
teşekkürler.
sevdın mı
cok teşekkur ederım sevgılı kaknüs :)
Yorum Gönder