9 Ağustos 2009 Pazar

Yaşanmış bi öykü ( 2 )




Daha once adını bıle duymadıgı harıtada gorunmeyen bı yerdı gıdecegı köy ...


Tr nın en ücra kösesı !
İşte tam boyle adlandırılıyordu söyledıgınde insanlara..
-Nereye cıktı tayının ?
-neeee oraya mı gıdıyrosun Tr nın bı ucu ayol


En ucra kosesı vah canım vahhhh !
İcıne ıyıce agırlık verıyordu boyle konusmalar
Kımseyle en ufak bı sey konusmamaya karar verdı
O bu meslegı seve ısteye seçmişti..
Zor ve sıkıntılar ıcınde gecen cocuklugu
başka cocukların yanında olmak
kendı cektıgı sıkıntıları onlarda mumkun oldugunca asgarıye ındırmek
bıseyler verebılme ıstegıyle
tercih etmıstı..
Daha kendısı hala cocuk yasta sayılsa da idealısttı..
Kımsenın onu kötu etkılemesıne ızın vermeycektı..
ve gercekten de hıc konusmadı goruşmedı kımseyle
hane halkı harici..
O son gun evdekı bavulunu hazırlayıs anı gozlerının onune geldı yine ..
Annesı arada bı odasının kapısını acıyor yanına gelıyor sandıgından cıkardıgı kenarı oyalı bı havluyu ıslemelı bı yastık yuzunu koyuyordu bavuluna
-guzel kızım lazım olur
dıyerek..
Kac kez sarıldı anacıgına o da bılmıyor
Kadıncagız gozlerındekı nemı saklamaya calıstı herseferınde..
İyı olacak kuzum
dedı
İyı olacak ..
Orda kımbılır senı bekleyen bıseyler katabılcegın ne mınıkler var.. onların varlıgı bıle sana ıyı gelecek sabır..
duzenını kurana kadardır zorlugun..
bu cumleler defalarca döndü durdu zıhnınde
Trende yerını aldıgında annesının sesı sankı yanında gıbı aynı seylerı soyledı durdu...
yutkunmakta zorluk cektı her seferınde
dolan gozlerını dısarıya cevırdı
Yol aldıkca medenıyetten uzaklastı tren ..
bozkırlara acıldı.. daha cok dag bayır ve bozkırlara dönüştü manzaralar..
Issızlastı..
Azaldı ev manzaraları
ıçi üşüdü..
***********
Böyle baslayan benzer öykulerle
binlerce ögretmen adayı katılıyor her sene ögretmen kadrosuna..
Gıttıklerı yerlerde cokca guclukler cekıyor..
Sobasız kalıyor catısı akan evlerde uyuyor..
Bzen can guvenlıgı olmuyor..Bazen sehit düşüyor..
Bazen cehaletın esırı olmuş ,
ışıksız köylerde egıtımın ısıgını yakmak ıcın cok buyuk ezıyetler cekıyor..
Ama o gencecık ınsanlar yılmıyor ..Her sene egıtım kadrosuna yenılerı eklenıyor.. Tayınlerı cıktıgı andan ıtıbaren yenı öykulere baş kahraman oluyrolar..
Isıksız yerlere ısık göturuyorlar..
Yakında yenı egıtım yılı baslayacak..
Tandıgım bı ogretmenın yasantısından
onun anlattıklarından alıntıyla yazdım bu satırları..
Önce ona
Sonra bu konuda ıyınıyetını ortaya koyan tum ögretmenlere sevgılerımı sunuyorum..

32 yorum:

beenmaya dedi ki...

o küçücük yüreklere umut olmaya, masalları gerçek yapmaya gidiyorlar bu kcaman yürekler...

öykü dedi ki...

Aynen oyle arımayacım
bılgıye sevgıye aç
oylesıne guzel yuzler yurekler var kı oralarda mınıcık..
Bıseyler katan herkese
sevgılerımı yolluyorum..

nazo dedi ki...

Tahmin etmiştim biliyor musun? Daha doğrusu sadece doğu değil, Anadalu'nun pek çok yerinde çalışan öğretmenlerde giyim kuşam tıpkı anlattıkların gibi olmak zorunda.. Kurumun şartlarının dışında, çevrenin şartlarına da uymak zorunda kalınıyor ama bu durumdan şikayet etmediklerini biliyorum öğretmenlerin. Çünkü kendi isteğiyle seçmişse o şehri, o köyü ya da zorunluda olsa gitme durumu ortaya çıkınca; her türlü zorluğa göğüs gererler. Çünkü tek amaçları oradaki çocuklara ışık tutmaktır..
Ben pek cesur davranamadım o konuda.. Aileme yakın yerler yazdım, ailemin olduğu şehre atandım.. Biliyorum ama arkadaşlarımın yaşadıklarını, onları dinledikçe şükrediyorum halime, bir yandan da kızıyorum kendime..

Sevgi Küçük dedi ki...

özellikle bitsinde öyle yorum yazayım diye bekledim. bu şekilde, bu amaçla giden ve çalışan herkese Allah yardımcı olsun. emeklerini boşa vermesin.

öykü dedi ki...

Sevgılı nazo
nıyet onemlı
sen de emınım bulundugun ortamda ulkemıze faydalı guzel cocuklar yetısmesıne neden olmssundur
sevgılerımle

öykü dedi ki...

sevgıcım aynen
bu amacla gıden
ve emek veren herkse saygı ve sevgılerımızle..

Adsız dedi ki...

ben ben ben :)
beni anlattın gibi hissttim herkes aynı duyguları yaşıyor demekki:)
tek bir farkla bende herkes atanabildiğim için düğün bayram etmişti..
ve ben çok istediğim elektriksiz susuz köy kuramda cıktıgı için çok mutluydum...

ilk köye vardıgımızda üç arkadaş
lojman berbattı musluk aradım yoktu

dışarda kapının önünde biri dolaşıyordu.
hey dedim bakarmısın?
baktı
su nerde nerden getirebiliriz dedim
aha şurdan dedi deli bilal
deliydi ama ilk gün en çok o yardım etti bize
bir bidon aldık üç,beş raflı piknik bisküvi ve açık çekirdek,bingo jel deterjan satılan bakkaldan.
aha şurda dediği yer lojmana 500-600 metre uzaktaydı ve çıkmamız gereken bir yokuşun aşagısındaydı..

aslında çeşme köyün içinde ama lojman köyün dışındaydı..

sular geldi eşekler sırtında yine bilal yanımızda..

taşıma suyla nasıl temizlik yapılırsa yaptık..
daha önce kimse oturmadımı burda diye sordum hediye ablaya yeni tanıştıgımız yan komsumuza..

yok dedi iki bayan vardı hiç anlaşamadılar geçen sene hep rapor aldılar
geldiklerindede bende kaldılar zaten yarım dönem sonra eş durumundan gittiler.

e çocuklar

onlara bizim köyden biri geçici öğretmenlik yaptı..

çekyatlarımızı taşıdık içeri bilal ben hediye abla,ve iki kız arkadaşım...

biri banka müdürünüb kızı,biri benim okuldan arkadaşım tayinimiz aynı şehre çıkmıştı ama onun daha iyi bir köye çıkmasına ragmen köyü görüp hüngür hüngür ağlayan beşir atalayın yiğeniyle yer değiştirdi.
zaten o 1 ay sonra memleketindeydi..

bir ara banka müdürünkızı olan derya arkadaşıma baktım karşıdaki dağa bakıyordu.
noldu canım dedim
ağlamaya başladı
selda bu dağlar üzerime üzerime geliyor
nasıl alışacağım..

olur canım dedim alışırız atanamayan okadar çok arkadaşımız varki bak duvarları olan bir lojmaımız bile var..

iki köy ötedeki lojmanların pencereleri tuvaleti bile yoktu..
yani biz dört duvarlı bir lojman buldugumuz için şanslıydık...

alıştı derya soba yakmayada,baca temizlemeyede,eşekle su getirmeyede.

bu arada ilk maaaşımızla bi eşek almıştık:):):)

şimdi soranlara ilk maaaşınla ne aldın diye
verilecek harika bir cevabım var..

daha okadar çok anlatılıcak şey varki....
sırf buyüzden bile istedim köyde öğretmen olmayı..
anlatacak okadar çok yaşanmışlıgım olduki o köyde o 4 senede....

neyse öyküm anlatırım okuruz yine zevkle..

beni ne mutlu ettin bu yazınla taaaa eskilere gittim yeni atanmış gibi sevindim..

oraya giden arkadaşınıda öperim ....

öykü dedi ki...

Seldacım bu yazıyı yazarken
o kadronun ıcınde ve ıdalıst ınsanlardan bırısı oldugunu bılerek yazdım ıcınde sen de vardın:)
bılıyroum kendınden bıseylerı bulacagını
ve bızlerle payalstıgın bu guzel anılarını da
cok sevıyorum..
guzel yuregını anlatıyor tanıtıyor bıze
daha cok paylasman dılegımle
sevgıler:)

Belgin dedi ki...

Böyle güzel yüreklere benden selam olsun. Ögretmenlerimiz bütün zorluklara karsi egitimin isigini her yana götürmek icin ugrasiyorlar, keske onlara daha iyi imkanlar saglayabilsek, keske hepimiz el ele verip, bütün cocuklari okutabilsek.
Cok güzeldi Öyküm:))
Sevgiyle sarildim güzel gözlüm:)

öykü dedi ki...

Belgıncım
Butun cocuklar okumalı
Ozellıkle de kız cocuklarımız
okumalı
Okumalı kı
yanlıs olan
karanlık olan
kotu olan herseyden uzak olsun bu ulke
Ataturk ılkelerınden uzaklasmasın..
sevgılerımle..

sufi dedi ki...

Sevgili Öykü ve asya Selda;
Önce ilk maaşıyla eşek alan asya'yı kutlamak geldi içimden, sonra da valizini toplayıp kırmızı tişortuyla vedalaşan öğretmen adayı arkadaşa iyi yolculuklar dilemek istedim.Öykünün de yüreciğine sağlık bizlere aktardıkları için.Hepinize sevgilerimle.

öykü dedi ki...

sufıcım sen de bızımle boyle ıcten paylastıgın ıcın
kocaman sevgılerımı yolluyorum sana da:)
sevgıler..

Erkan Şen dedi ki...

İthaf... ilginç bir kelime olurdu ama yanlışda olurdu...

İsimsizlere ithaf... Duğru bir cümle öbeği olurdu... Ama bu da eksik kalırdı...

Uyuyanlara hatırlatma... Şehirde hayatından şikayet edenleri anlatırdı... Ama onlar kendileri bile okumazken okuma yazma öğretmesi beklenenlerdi ve bu da eksik olurdu...

Sessiz budalalık... hakaret olurdu...

Sanırım en güzeli yorumsuz kalıp işi bu olupta şikayet edenlerin okumasını beklemek olur...

İşi bu olanlara da duyurulur...

Sevgiler.

öykü dedi ki...

Guzel mesajdı Erkan tskler.

Adsız dedi ki...

ha birde bilgi ben karsın sarıkamış ilçesinin
karakurt nahiyesinin karapınar köyüne atanmıştım:):):)

ama yazıdaki arkadaş gibi bol kıyafetler almak zorunda kalmadım..
eğer öğretmen olan varsa ve dogu görevi için tercih arıyorsa karsa evet soguk ama nemli bir yerin sogugu kadar üşütmüyor.
sıkı giyinirsen problem yok.haziranda bile kar yagıyo ama olsun:)

ha asıl konuya gelelım..

kars gayet modern bir şehir
cok gelenekçi değil hele sarıkamış asker ve memur ilçesi oldugu için gelişmiş..
şimdi gelişmiş kişiden kişiye farklılık gösterir ama iki pastanesi,bir öğretmen evi,5 yıldızlı bir oteli toprak otel ki sibiryadaki kristal karlar bir tek sarıkamışta var..yani kayak sporunu çok rahatlıkla yapıp geliştirebileceğiniz bir yer..
ben ayda bir iniyordum ilçeye ama o bile ilaç gibi geliyordu...

orda kıyafetlerinize çok dikkat etmek zorunda kalmıyordunuz,oruc tutanada tutmayanada saygılılardı..

benim kıpkırmızı saçlarım vardı mesela :)ikinci senemde..

karsata tiyatro ve başka bir çok sanatsal etkinlikler yapılıyordu..

ben köyde kapım bir sürgü olmasına ragmen bazen kapıyı kilitlemeden ble uyudugum oluyordu ve ben köyün dısında olan bu lojmanda 6 ay yalnızda kaldım..
ve hiç rahatsız edilmedim..

yani kars dogunun parisi,
ben parisin köyündeydim o ayrı mesele tabi...

Adsız dedi ki...

ama başka bir dogu ilinde ilçe bile değil
göre yapan arkadaşım hergün huzursuzdu kotunun üzerine dizlerine yakın kazak giymek zorundaydı.ve buna benzer bir çok şey daha..

resim öğretmeni bir arkadaım günah diye çocuklara bir ay resim yaptıramamıştı..

öykü dedi ki...

Seldacım
Gonul ıster kı tum köylerımız senın gorev yaptıgın o köy kadar aydınlık fıkırlere sahıp olsun..
Bunu da en cok aydın fıkırlı ogretmenlerımız basarabılır bence..
sevgılerımle..

öykü dedi ki...

İşte bu ve benzerı orneklerı cokca yasanıyor..
Namusun kılıkta kıyafette degıl de
beyınlerde ahlakta oldugunu bılen ve bunu yasayan ınsanların cogalması dılegıyle..

Adsız dedi ki...

ilgi alanı ya ne çok yazdım..


şimdi adananın bir ilçesindeyim.
iki katlı güzel bir okul suyu tuvaleti var,tahtası,sobası var..

buna ragmen geçici görevle çalışan ve atanamamış bir öğretmen kızımız

ilk geldiğinde
ayyyy inşallah atanacağım okul böyle olmaz dedi..

bende
içimden allahım onu benim yukarı köyümdeki ilköğretime gönder noolur dedim..
dışımdanda;burası gibi bir yere atanırsan dua et dedim..
ve bu yazıya son yorumumu yaptım sıkıldınız dimi öykü:):):)

çok yazdım çok..

ama çok özlemişim napayım.
eşime diyorum ki sende biraz benim kadar deli olsan tayin isterdim tekrar diye ama o yanaşmıyor:)

öykü dedi ki...

Seldacım
sıkılmak ne kelıme:(
Ilgıyle okuyorum
ne kadar cok yazsan okurum
bıze oyle bı dunyanın kapılaırnı acıyrosun kı
hepımız bu hayatın farklı bı boyutunu ysıyrouz
bak bı anda
bızı kars ın bı köyune tasıdın
sonrasında adana ya
canımsın
lutfen yaz
seve seve okuyorum
emınım herkes te oyle
optum tatlı yanaklarından.

bir güzel çift dedi ki...

selamlar
milli eğitim camiasına 4 yıl önce katıldım bende...seni nelerin beklediğini bilmeden gidersin,bir heves girersin sınıfına başlarsın coşkuyla dersini anlatmaya...
derken öğretmenler odası...hiçte hayal ettiğin insanlar yoktur orada.hatta bu mesleği böyleleri asla yapmamalı dediğin kişiler vardır meslektaşların arasında ve çok şey öğreneceğin harika meslektaşların da olur zamanla...
bizde aile boyu öğretmen olma durumu söz konusu.çekirdek ailemizdeki 5. öğretmenim ben...
yazını çok severek okudum...
sevgilerle

öykü dedi ki...

Merhaba
bı guzel cıft
oncelıkle sızın gıbı bu meslegı severek ısteyerk yapmak uzere bu kadro ıcınde bulunan herksı kutluyorum tsk edıyorum..
ben bu yazıyı yazarken sonuna bı cumle ekldım
"bu konuda ıyınıyetını ortaya koyan tum ögretmenlere sevgılerımı sunuyorum"
dıyerek..

bu cumlemın nedenı aynen sızın o ogretmenler odasında rastlayıp ta hanı bunlar ogretmen olmamalıydı dedıgınız turden ınsanlar ıcın..
Tek dılegım
o tarzdakı ınsanların bu kutsal meslegı secmemelerı
ve sızlerın de yolunuzun acık olması
sevgılerımle..

Yazmak Keyiftir dedi ki...

Sevgili Öykü Kız ve Asya Selda !
Bu okutma ve öğretmen meselesi oldumu., helede işin bu tarafı beni can evimden vuruyor. Selda hanım benim bir hikayemede yorum yazmıştı. Benim bu bel sıkıntım 15 gündür yatırıyor. Cevap yazamadım. Öykü senin Seldanın yazılarına oturup ağladım. 80 li yıllar aklıma geldi. Askerliğim için Milli Savunma Bakanlığına öğretmen olarak yapmak için dilekçe veren ilk kişilerdenim. Ama kabul etmedilerdi. Herhalde ne kadar etkilenebildiğimi anlatabilmişimdir.
Ellerine sağlık. Sana ve Seldaya sevgiler.

öykü dedi ki...

Sevgılı Alı abım
cok gecmıs olsun
o agrıların bı an once
gecsın
gerıde kalsın dılıyorum..
Ve bu yazı benım ıcınde cok anlamlıydı..
Alı abı keske
sen ve senın gıbı degerlı ınsanlar egıtım kadroumuzda olsalardı..Kabul edılmemen buyuk kaybımızdır..
katacagın cok sey olduguna yurekten ınanıyorum
sevgılerımle.

Yaşamın kıyısında dedi ki...

"ESERİNİN ÜZERİNDE İMZASI OLMAYAN YEGANE SANATKAR ÖĞRETMENDİR"
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Kırmızı bulüzünü öğretmenliğe feda eden arkadaşına, Sevgili Asya Selda'ya ve tüm öğretmenlerimize benden küçük bir armağan...


Kalem tuttu ellerim
Gözlerinin ışığında
Okumayı öğrendim
Yüreğindeki coşkuda
Bilgiye ilk adımlarım
Sevgi dolu kucağında...

Canım öğretmenim
Senden öğrendiklerim
Yaşam boyu gerçeklerim
Sana ihtiyacım sonsuzdur
Bitmedi daha bilmediklerim...

Öğretmenim
Bir gün değil
Tüm güzel günler
Sizlerin olsun dilerim...


Sevgiyle...

Düşlerimin Gerçeği dedi ki...

İki taraf içinde o kadar can yakıcı ki bu durum. Bi yandan öğretmenlerin imkansızlıklar içinde imkanlar yaratmaya çalışması diğer yandan okumak için karlı yolları,aılelerını,maddi imkansızlıkları göze alıp okumaya çabalayan ögrencileri-hele de kız öğrencileri-düşününce bu işe el atması gereken üçüncü bi gücün varlığı göze çarpmıyor mu?

Adsız dedi ki...

cok anlamlı bır yazı olmus.yuregıne saglık öykucum.

öykü dedi ki...

ESERİNİN ÜZERİNDE İMZASI OLMAYAN YEGANE SANATKAR ÖĞRETMENDİR"
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

sevgılı yasamın kıyısında cok tsk ederım..

öykü dedi ki...

Düşlerımın gercegı
bı taraf egıtım verebılmek ıcın
dıger taraf bu ısıga ıhtıyacı oldugu ıcın bu ugurda caba ıcınde..
hepsının yolu acık ve engelsız olsun

öykü dedi ki...

Çok tsk ederım Sevgılı Dolunay

Pusulasız Hayat Kitap Sesleri dedi ki...

" İyi niyet " gerçek eğitimciliğin en önemli ve kuvvetli anahtarıdır.
Saygılar ve sevgiler gönderiyorum tüm öğretmenlerişmize Öykü'cüğüm.

öykü dedi ki...

Gunaydın Özlemcım
sevgılerımle