Başta kolay değildi çekindim çok zor oldu söyleyemedim
Sonra unuttum neden
yaptığım hataları döndüremedim
Kırgın değilim kendim seçtim aslında yalnızlığımı
Sevdim ben olmayı seninle sensizliğimde
Dargın değilim
Kaldıgım uzak diyarların kıyılarında..
Sevdim ben olmayı seninle sensizliğimde
Sebepsiz tuttum kendimi senden
İnkar ettim sarıldım yalnızlığıma
Silmeye calısrken sevdıgını yüregınden
Bir gercekle yüzlesirsın
Sildigin
Yokettıgın
KENDİNSİN.
16 yorum:
Öyküm, bunlar ne güzel dizeler böyle, yüregine saglik güzel gözlüm:))
Günün güzel olsun tatlim:))
Gunaydın Belgıncım
hepımızın gunu guzel olsun..
cimcimeeeee :D
çoookkk güzelde olsa güne başlarken öyle hüzün kokulu şarkılar olmasss. onlar akşama doğru. :)
satır aralarında bir şeyler var farkındayım ama hadi bakalım...
not: ben güne ramstein freur frei ile başlıyorum var yaaaaa nasıl enerjik oluyorum anlatamam. hatta hasta olmama rağmen!! :D
Sevgııı
:)))
Belkide.
buyrun benim!! :D
Aslında her ilişki insanın kocaman bir kağıda zaman içersinde yaptığı ve ruhunun orta odasının duvarına astığı çizimler bütünüdür. Kendi ellerinle her gün o kağıda kabiliyetince bir küçük çiçek,ufak kedi papileri, deniz yıldızları kimi zamanda uzak adalar, balık pulları çizerek gayret edersin kendini ifade etmeye. Ama hep dikkatli ve güzelce çizersin. Çaban, tertemiz ve pırıl pırıl tutmak içindir.
Arada bir gidip uzaktan da bakarsın nasıl görünüyor diye. Hoşuna gider geniş planda görmek. Tebessüm edip ona hatta elinle de seversin okşar gibi.
Zira senin en güzel ifadendir seni ve bizi. Sonra bir gün senin o güzel odana aniden birisi giriverir ve seni saçlarından sürükleyerek masanın üstündeki çizimin başına oturtur zorla.
Canın acır. Kurtulamazsın. Eline kocaman bir silgi tutuştururlar. Silmeni isterler senin kendi ellerinle çizdiklerini. Hem silmeni hem de hiç bir şey olmamış gibi gülmeni..
Gitmez elin. Titrer. İstemeyerek de olsa, hani yalancıktan sırf kurtulmak adına siler gibi yaparsın bastırmadan. Saçlarını elinde tutan anlar. Daha bir kuvvetli çeker. Çok ama çok derin acır ruhun o zaman. Beyninin ruhunun her yerine bir ölüm ritüelinin ağır ve ürkütücü sessizliği hakim olur. Sonra minik bir damla kan akar yarandan göz yaşı tanesi gibi. O damlanın yere çarpışındaki sesin duyarsın. Acırsın. Ve başlarsın acınla doğru orantılı silgiye bastırmaya. Yok etmek için seni sen yapan kedi papilerini, deniz yıldızlarını, balık pullarını.
Ağlamaya başlarsın. Yanaklarından süzülen göz yaşı tanelerinden birkaçı O kağıttaki çizimlerin bazı yerlerine isabet eder.
Ve Bilirmisin ki ıslanan kağıttaki mürekkep göz yaşındaki tuzla dokuya siner ..
Ve bilirmisin ki artık ne yapsan hiç bir zaman silinemezler ...
Sana armağınımdır. Ali Abin böyle hissetti. Güzel ellerine, yüreğine sağlık.
hakikaten öyle yokedilen kendidir de işte ...........
yüzleşmesek keşke ...
Sevgılı Alı abı
senın guzel bakısınla yorumun
ayrı bı anlam olusturdu
cok tsk edıyorum
sana yüklediğim anlamları senmişsin gibi düşünme aldanırsın. sen o anlamlarda sadece bende varsın diyor ya özer bal dizelerinde sanırım onun gibi...
çok güzel bir şarkı, çok severek dinliyorum.
sen de çok güzel bağlamışsın sonunu :)
Tsk ederım:)
ya sen yanız kalamayacak kadar şekersin ama :)yapma:(
O halde kendimizi yok etmeyi ne kadar çok seviyoruz diyesim geldi
benimsediklerini silmek çok zor.. bırakalım kalsınlar, kendimizi yoketmeyelim..
çok güzel dizeler, yüreğine sağlık..
Yorum Gönder