1 Haziran 2010 Salı

*

Dikkatle okunmalı ...

Yaşları 6 ila 17 arasında, çocuklar...
Eşzamanlı hareket edip, topluca giriş-çıkış yapan servis minibüslerinde, koltuklarına büzüşmüşler, pencereden bakmaları yasak...

Dikine hareket eden çelik bariyerler iniyor, çelik kapı aralanıyor, servisler giriyor, kapı kapanıyor, bariyerler kalkıyor; aksi halde, tankla geçmen bile zor...

Taksiyle gelmek istemiyorlar; hem adresleri belli oluyor, hem de ses çıkaramadıkları hakaretlere uğruyorlar...
Kapıda takım elbiseli, telsiz kulaklıklı korumalar var; taranma ihtimaline karşı, çelik yelek giyiyorlar.

Her taraf kamera; içerden izleniyor... Yürüyerek gelirsen, kimliğini gösteriyorsun, içeriye telsizle bildiriliyor, çelik kapı açılıyor, oda gibi bir yerdesin, geride bıraktığın çelik kapı kapanmadan, önündeki çelik kapı açılmıyor.
Arkandan biri dalarsa, ikinci çelik kapı “duvar” oluyor. Denizaltılar gibi, bir bölüm su alırsa, öbür bölüme geçmesin diye...
Konferans salonunda, her koltuğun altında baret var. Bomba patlar, tavan çökerse, çocukların hiç olmazsa kafası korunsun diye.
*
Okul bu... İstanbul’da.
*
Musevi vatandaşlarımızın okulu.
*
Van münüt’le birlikte, doğup büyüdükleri topraklarda hedef haline geldiler...
Günahsız Filistinli çocuklar hangi korku titreşimlerini hissediyorsa orada, onlar da aynısını hissediyor burada.
*
Hayat, Gazze’ye dönüştü onlar için.
*
Diyeceksiniz ki, e-ee?
*
Başta ABD ve İngiltere; yurtdışında yaşayan TC vatandaşlarının tamamı -dün itibariyle- Türkiye’deki Musevi vatandaşlarımızın durumuna düşürüldü...
E’si o.
*
Van münüt’e kadar Türk, van münüt’ten sonra Müslüman olarak sıfatlandırılan TC vatandaşları -dün itibariyle- ne Türk, ne Müslüman...
Potansiyel Hamaslıdır.
*
“Katil İsrail”in elbette hiç bir haklı gerekçesı yoktur...
Ancak, İskenderun’da altı şehidin tabutu ortadayken,
TC’nin Gazze için dünyayı ayağa kaldırması,
dünyanın bize Hamaslı olarak bakmasının haklı gerekçesidir.
*
Duygusal tepkilerin gözüne girmek için, “ah o gemide ben de olsaydım” demek güzeldir ama... Gemiye “insani” olarak binmek başka şey,
“siyasi” olarak Türk bayrağı çekmek başka şeydir.
*
Yarın öbür gün,
en başta transatlantik gibi yatları olan Araplar olmak üzere..

Dünyanın bize Mavi Marmara göndermeyeceği kesindir.

*****
Yukardakı satırlar Yılmaz Özdıl ın bugun kı yazısıdır..
*****

Bizlere ..
hep önce kendı evinin içindekileri doyurmak ögretıldı..Oyle ogutlendı..Evınının ıcınde aç varsa ÖNCE ONLAR dendı..Önce onların karnı doyacak once onlar korunacak emnıyete alınacak..
Sonra komsular sonra dıgerlerı..
Bız kendı ıcımızde yeterınce...hatta daha fazlasıyla aç barındırıyorduk..
Yoksul..

Sabah ac karına okula gıden cocuklar.. Hatta okula yoksulluktan gıdemeyen cocuklar..
Cocukları aglamasın dıye tas kaynatan anneler
sokaklara sefaletten atılmıs bınlerce cocuk..

Henuz onların açlıklarını doyuramadık bız.. Henuz kendı aıle fertlerımızı koruyamadık komsulara bakarken..

Bu yasanılan konuyla alakalı
* bı bakıs acısıdır* dıye okudugum bı satır da benı cok sarstı... gozlerıme ınanamadım
*Guclu ulkeler sınırlarını her turlu aşan ulkelerdır * dıyordu.. yazının ıcerısınde
Ben bu soylenenın tam tersine..
Dıyorum kı;
Guclu ulke ; kendı toprakları ıcınde barıs , huzur , kardeslık ıcınde yasayan Vatandaslarına ımkanların en ıyısını sunan.. Toprakları ıcınde bellı bı refah sevıyesını saglayabılen.. Aç ınsanı olmayan.. Komsularının topragında gozu olmayan.. Kendı topraklarında komsu ulkelerle barıs ıcınde yasayan barışı bastacı etmıs ulkedir.

Uzun lafın kısası*
Barıs dılıyorum.. Hem de tum kalbımle..
İskenderun daki Şehıtlerımız ıcın acımıza ..hepımız ıcın sabır dılıyorum..
Artık olmasın..
Şehıt dusmesın genclerımız , aç kalmasın cocuklarımız..

Lutfen kendı ulkemızde kendi insanımıza bakalım önce..
Bu cografya toprakları ıslendıgınde hıc bı cografyanın sahıp olmadıgı zengınlıklere sahıp..
Eskıden oldugu gıbı
Kendı kendıne yetebılen bir tarım ulkesı hayvancılıkta bır numara ulke konumuna gelelım..Buna çabalayalım.
Bıze bunu mujdelesınler..
Kendı ıcımızde aç yoksul ınsanımız kalmasın..

Budur benım vatandas olarak beklentım.

15 yorum:

βЄƉΔЯƉЄм dedi ki...

o kadar haklısın ki Öyküm, keşke muhatapları da bunu bu şekilde kabul etseler. Zira; biz kurtarmaya giderken kurtarılacak ülke olacağız bu gidişle... Şehitlerimizin sessiz sedasız gidişlerine de ayrıca rahmet diliyorum... sevgimle

Şirin dedi ki...

Söylenecek eklenecek bir şey kalmamış benden yana bu lıntılı yazına Öykücüğüm. Doğrular bunlar. Ama ne yazık ki içinde yaşadığımız toplumun doğruları görme sorunu var ne yazık ki. Yoksa böyle böyle yönetilmezdik daha doğrusu güdülmezdik koyunlar gibi...

beenmaya dedi ki...

az önce http://dilencivapuru.blogspot.com/ da Vonnegut'dan bir söz yazmış arkadaşım ben de onu paylaşmak istedim burada;

Bir alt sınıf olduğu sürece onlardan biriyim.
Bir suç unsuru var olduğu sürece ben de içindeyim.
Hapse atılmış tek bir kişi bile varsa özgür değilim...

Rozerin'in Annesi dedi ki...

merhaba canim seni takipe aldik...bizde bekleriz...yazini cok begenerek okudum canim...sevgiler..

Lou dedi ki...

Çok iyi anlatmışsın durumu Öykücüm,
Hepimizin içi acıyor zulum çeken eziyet gören her insana.
Ama şu takılıyor kafama hep? O gemi gönderilirken bu şekilde bir olay yaşanılacağı hiç mi bilinmedi? İsrail şöyle İsrail böyle diye ortada dolaşan insanlar, bunu yapabileceğinin bilemediler mi İsrail'in? Türkiye Cumhuriyeti'nin bayrağını taşıyor bu gemi bu ihtimaller düşünülmeden mi göderildi o sulara?

Sittirella dedi ki...

Az önce Yılmaz Özdil'in yazısını okudum, blog sayfamı açtım senin gönderini gördüm. Arada saniyeler vardı.
İsrail terörist ülkedir.
Yaptığı insanlık dışı.
Savunulacak hiç bir yanı yok.
Gemilerde silah olup olmadığını insanları öldürerek kontrol eden ülke sonuçta, daha ne bekleniyor.
Tüm dünyaya kafa tutup kan dökmeye, öldürmeye devam ediyor.
Elinde nükleer silahlardan tut kimyasal silahlara dek herşey var.
Sponsorunun Amerika olduğunu söylemek gereksiz...
Orada bir trajedi yaşanıyor.
Almanya'nın Hitler zamanında yahudilere uyguladığı soykırımı gerekçe göstererek onlarca yıldır bitmek bilmeyen soykırımı kendileri yapıyor.
Amma ve lakin;
son yaşananlarla Hamaslı ülke damgasını yedik.
Türk'tük, güvenilirdik...
Müslüman olduk sadece, Türklüğümüzün önüne geçti müslüman kimliği... onu da kabullendik.
Şimdi Hamaslı, kökten dinci, terörist olarak mimlendik.
İnsani yardım apayrı bir konu.
İnsanı yardım konvoyunda 1.5 yaşındaki bebeği ile bir annenin ne aradığı ayrı konu.
O insani yardım konvoyuna yapılan askeri müdahale apayrı konu.
Eğer benim insanım Taksim'de Filistin bayraklarına bürünüp gösteri yapıyor ise...
Protestosunu bile sessizce, insanca, yakışan şekilde, kendi bayrağımızı kullanarak yapmasını beceremiyor ise...
Bu gösteriyi yapanlar tepeden tırnağa türbanlı, çarşaflı, cübbeli, sakallı insanlar ise...
Olayın sadece yapılana, yaşanana isyan olmadığı apaçık ortadadır.
Kendi açımızı doyurmaktan aciz, kendi yoksulumuzu, işsizimizi, hastamızı, yaşlımızı bakıp kollamaktan, doyurup iş bulmaktan aciz olan bizler, Gazze diye kendimizi paralıyoruz.
Hayat ne garip.
Düne dek iyisi ve kötüsüyle yaşadığımız ülkemizde artık din, dil, ırk ayrımı yapıldığını görmek ne acı.
Daha çok söyleyecek sözüm var da Öykücüm, neyse.
Kelimeler anlatmaya yetmeyecek içimdekini anlatmaya bari içimde kalsın.
Sevgilerimle.

öykü dedi ki...

Hepınız o kadar haklı o kadar dogru yorumlarla yaklasmısınız kı konuya.


ben bu yazıyı yazarken
cok sey yazmak ıstedım
aklımda cok sey var
soylemek ıstedıgım

ne olursunuz gerceklerı gorun
bu gıdıs gıdıs degıl
ulkemıze zarar verecek yanlıs adımlardan uzak durulmalı
demek..

ve daha bı cok
bı cok seyı soylemek


Ama özunu yazdım..
cogunuz konuyu ele aldı
cok dogru seklıyle anlattı zaten

ben de barısı sectım
barıs ıstıyorum ulkemde barısı ıstıyorum
ve dunyada barısı ıstıyorum

dunyadakı barısa ne kadar katkımız olabılır bılemıyorum

ama oncelıkle kendı ulkemın sonu gorunmeyen
karanlık bı kuyunun ıcıne cekılmesınden son derecede rahatsızım
ve uzgunum

cok dıkkatlı olunması gereken gunler yasıyoruz..

BARIS DILEKLERIMLE..
gercekten cok uzgunum..

Adsız dedi ki...

Öykü Merhaba,


Dün bir haber sitesinde yer alan yazıyı aktarmak istiyorum;

''İsrailli köşe yazarları konuyu internet sitelerinde yorumlamaya başladı:

Yedioth Ahranoth gazetesinden Mordechai Kedar imzası ile yayınlanan makalede ise, "Dünyanın geleceği için savaş" başlığı kullanıldı.

"Savaş Gazze ile ilgili değil, bu radikal İslam ile liberal Batı arasındaki savaştır"

"Gözleri yerinde olan herkes için, Gazze kıyılarında gerçekleşen savaşın Türkiye'nin yönetmeye çalıştığı ve Hamas, Hizbullah, İran'ı kapsayan İslami birlik ile İsrail tarafından temsil edilen liberal Batı eğilimi arasında olduğu açıktır.

Bu savaş Gazze değil, Ortadoğu'nun geleceği ile ilgili.

İsrail filoyu durdurmak istiyorsa, bunu daha şık bir şekilde yapabilirdi.

Ama burada büyük soru şudur: "Bu bölgenin lideri kim?" Görünüşe bakılırsa İsrail, İslamileşen ve Hamas'a benzer bir grup tarafından yönetilen Türkiye'ye bir mesaj vermek istedi. Yeniden Ortadoğu'yu yönetmek isteyen Osmanlı İmparatorluğu'nun güçleri, Gazze kıyılarında durduruldu" diye bitiyor yazı.

Fazla söze gerek yok aslında İsrail tarafında ne gözle bakıldığımız ortada.


Yine bugün gazetelerde Hamas liderlerinin ; 'Bu mesele artık Türkiye'ninde meselesi' şeklinde söylemleri vardı.

Ülke apaçık bir yerlere sürüklenmeye çalışılıyor.

Ve yine Türk halkı olarak herzaman ki gibi önce duygusal tepkimizi koyuyoruz ortaya, daha sonra sağduyu çağrısı yapıyoruz.

Umarım en az zarar ile atlatmaya çalışırız en azından ikili ülke ilişkileri açısından...

Serap

öykü dedi ki...

Merhaba Serap aktardıgın bılgıler ıcın cok tsk edıyorum ve
gelınen noktayı cok ıyı ısaret ettıklerını dusunuyorum

burda
duygusal yaklasımlar ve doldurusa gelmeler yerıne

gercketen cekılmek ıstendıgımız yere gıtmemesı gereken sagduyulu Bı Turkıye ye ıhtıyacımız var

sevgıler

elif ada dedi ki...

Öykü, öyle güzel yazmışsın ki. Seninle tanıştığım için bir kez daha çık mutlu oldum. Umarım bir anne olarak kızımı senin kadar duyarlı, senin kadar tarafsız düşünebilen bir insan olarak yetiştirebilirim. Saygıyla eğiliyorum önünde. Kucak dolusu sevgiler

öykü dedi ki...

Umurcum bu guzel dusuncelerının karsısında asıl ben egılıyorum
Sonsuz tsklerımle
sevgıler gonderıyorum sana ve mınıklerıme

éLLa Çiça dedi ki...

bu biraz derin bir mesele öyku'cum. Turk -Islam birligiyle alakali bir sey. kiminin milli duygulari agir basarken kiminin de dini duygulari agir gelebiliyor.. Tek temennim herkesin huzur ve guven icinde yasayabilmesi.

öykü dedi ki...

Aynı temennılerdeyım canım benım
barıs ve huzur dılıyorum
sevgılerımle

A-H dedi ki...

ne kadar guzel yazmissin Oyku yada yazmissiniz, Yilmaz Ozdili de katayim. benimde bu olanlari ilk duydugumda verdigim tepki buydu "Turkiyede ac, hasta, yardima muhtac insan mi bitmis?"
Sen git elini ari kovanina sok sonrada soylen niye beni ari soktu diye... Kaldiki gozlerime inanamadim biri tam 1.5 yasindaki bebegi ile binmis o gemiye, bildigim tum hakaret sozcukleri yetersiz kaldi bu kisi icin...

öykü dedi ki...

Sevgili A-H
aklın yolu
mantıgın yolu bır aslında..
bende ve
benım bı cok arkadsımda yazılarında her hatayı ortaya koydu
ısın acı yanı
bazı arkadslarım gerceklerı yazdıgı halde elestrılere boguldu uzuntu yasadı...
arkadaslarımın bu sovalye durusuna saygım sonsuz..

cunku dogrular bu kadar açıkken bazılarının
hala tersını savunması
endıse verıcı...

soyledıgıne de katılıyorum 1 yasında bebegın o gemıde ısı ne??
hangı mantık bunu yaptırabılır
anneler gozunden sakınmalı yavrusunu
gunlerdır bangır bangır gelırse saldırrım gelırse ızın vermem dıye
yapılacak eylemı haykran bı tarafın
yanı atesın ıcıne
hangı anne bebegını atar?